Handan IŞIKSAL'ın 16 Nisan 2024 tarihli yazısı: Zihin Sağlığının Bedene Etkisi

Zihin ve beden sağlığı, doğru orantıda ilerleyen, birbirini tamamlayan önemli unsurlardır. Zihnimizi etkileyen her bir olgunun veya olayın sonuçları, bedenimize büyük oranda yansımaktadır.

Beden sağlığının korunması veya iyileştirilmesi öncelikle zihnimizin sağlıklı kalabilmesiyle sağlanmaktadır.

Zihin sağlığının olumlu ya da olumsuz etkilenmesi durumu bedenimize de yansırken aynı zamanda bu durumun tersi olarak beden sağlığı da zihnimizi önemli derecede etkilemektedir.

Beynimiz, vücudumuzun tüm organlarıyla sürekli bir iletişim hâlindedir. Bunun sonucu olarak hasta veya yorgun bir beden bizi depresif, bunalmış, isteksiz bir ruh hâline sokmaktadır.

Olumlu düşüncelerin zihnimizde yer edebilmesi için sağlıklı bir bedene sahip olmak oldukça önem taşır.

“Kötü düşünürsen kötü olur” sözü geçmişten bugüne kadar toplumlarda olaylar karşısında kullanılan bir sözdür. Bu cümleden birçok anlam çıkartılabiliyor olsa da beyinle beden arasındaki ilişkiye de vurgu yapmaktadır.

Günümüzde de bilindiği üzere zihin sağlığının ve olumlu düşüncelerin bazı hastalıklar üzerinde etkili olduğu gözlemlenmektedir. Olumlu düşüncelere sahip, iyileşebileceğine inanan hastaların, olumsuz düşüncedeki hastalara göre iyileşme süreçlerinin daha çabuk ilerlediği ve iyileşme oranlarının daha fazla olduğu görülmektedir.

Stres anında midemize veya karnımıza giren ağrılar, beynin bedenle ilişkisinin en temel göstergelerindendir.

Günümüzde popülerliği gittikçe artan meditasyon, yoga gibi stres azaltma teknikleri, sakin bir zihin için tercih edilmeye devam edilmektedir.

Unutmayalım ki zihin ve beden ayrı değil, birdir. Zihin sağlığımızı veya beden sağlığımızı iyileştirme yoluna girdiysek her ikisine de odaklanmamız gerekmektedir.

Yaşam tarzımızda yapacağımız küçük değişiklikler, zihnimiz için olumlu etkiler yaratabilmektedir.