Sibel BAY'ın 17 Nisan 2024 tarihli yazısı: Yaşamın Sahnesinden Bir Nokta

Hayat, bir sahne gibidir; her an yeni karakterler girer ve çıkar. İşte bu sahnede, en çarpıcı rollerden biri de arkadaşlık ilişkileridir. Kimi zaman başrolde, kimi zaman figüran olarak karşımıza çıkarlar. Ancak bazen, perde kapanırken fark ederiz ki, bazıları hayatımızdan ayrılmıştır.

Karşılaşmalar ve vedalar, hayatın akışında ince bir dans gibidir. Arkadaşlık ilişkileri, bu dansın en canlı ritimlerinden birini oluşturur. Bazıları hayatımıza ansızın girer, derin izler bırakır ve sonra sessiz sedasız çekip gider. Kimi zaman onlara kırılırız, kimi zaman ise kendimizi kırılmış olarak buluruz. Ancak zamanla anlarız ki, her karşılaşmanın bir amacı vardır ve her veda, bir dersle gelir.

Belki de en önemlisi, kırıklıklarla dolu bir geçmişi değil, ileriyi aydınlatan bir geleceği inşa etmek için gereken dersleri çıkarmaktır. Her arkadaşlık, bir yolculuktur ve bu yolculukta karşımıza çıkanlar, bize farklı perspektifler sunar. Kimi zaman bizi güldüren, kimi zaman düşündüren, kimi zaman da yaralayan bu insanlar, her biri hayatımızın birer parçasıdır.

Bazen, arkadaşlarımızın hayatımızdan çıkmasına kırılırız. Ancak unutmamalıyız ki, herkesin bir görevi vardır ve onu tamamlayınca hayatımızdan ayrılırlar. Belki de onların görevi, bize bir şeyler öğretmek ya da bizi bir adım daha ileriye taşımaktır. Her vedanın ardında, yeni bir başlangıç yatar ve her ayrılık, yeni bir fırsatı doğurur.

Arkadaşlık ilişkileri, hayatın en değerli hazinelerinden biridir. Onlarla yaşadığımız her an, bir anı olarak kalır ve bizi şekillendirir. Karşılaşmalar ve vedalar, hayatın akışını belirler ve bizi daha güçlü kılar. Belki de en önemlisi, her karşılaşmanın ve her vedaın bize bir şeyler öğrettiğini kabul etmektir. Çünkü yaşam, bir sahnedir ve her an yeni bir perdedir.

Hayatımızdaki her arkadaşlık, bize bir şeyler katarken, her ayrılık da bir başlangıcı müjdelemektedir. Unutmayalım ki, her vedanın ardında yeni bir umut yatar ve her karşılaşma, hayatımızın birer parçasıdır. Bu yüzden, geçmişi değil, geleceği düşünelim ve her anın kıymetini bilelim.