Artvin'de Borçka Halk Eğitimi Merkezi Müdürlüğü bünyesinde açılan kilim atölyesindeki kursiyerler, söküntü ip ve atık kumaşlarla kilim dokuyor.

Eskiyen örgü ürünlerin sökülmesiyle elde edilen ip ve kullanılmayan kıyafetlerden kesilen kumaş parçalarından geleneksel tezgahlarda usta öğretici gözetiminde kilim dokuyan kursiyerler, hem atık ürünleri ekonomiye kazandırıyor hem de meslek öğreniyor.

Anadolu'da yaygın olan motifleri kullanan 12 kursiyer, kilimin yanı sıra paspas, koltuk örtüsü ve yolluk gibi çeşitli ürünlerin satışından gelir elde ediyor.

Borçka Halk Eğitimi Merkezi Müdür Yardımcısı Sevim Kurtuluş, 9 yıldır açılan kilim atölyesine kadınların ilgi gösterdiğini söyledi.

20 Mayıs Dünya Arı Günü’nün Önemi 20 Mayıs Dünya Arı Günü’nün Önemi

Sıfır Atıktan Kilim Üreten Tek Merkez

Kursun tanıtımı için 3 yıldır yoğun şekilde çalıştıklarını belirten Kurtuluş, "Atık ip ve kumaşlardan kilim dokuma kursumuz Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü nezdinde de takdir ediliyor. Genel müdürlükten öğrendiğimize göre, sıfır atık kilim üreten tek Halk Eğitimi Merkezi biziz. Bundan dolayı dokuduğumuz kilimin patentini almak için Türk Patent ve Marka Kurumuna 17 Nisan'da 'sıfır atık, sıfır kilim' adı altında başvuruda bulunduk, süreç devam ediyor" dedi.

Kursiyerlerin hazırladıkları ürünlerin satışından gelir elde ettiğini anlatan Kurtuluş, "Amacımız evlerde artık kullanılmayan perde, çarşaf ve kıyafetleri çöpe atmak ya da toz bezi yapmak yerine geri dönüşümle tekrar kullanılabilir eşya haline getirmektir" diye konuştu.

Atıkları Değerlendiriyoruz

Usta öğretici Şükran Uzuner ise kursu aile büyüklerinden gördükleri kültürü yaşatmak amacıyla düzenlediklerini söyledi. Kursta güzel ürünler ortaya çıktığını dile getiren Uzuner, "Atıkları değerlendiriyoruz, böylelikle sıfır atık oluyor. Penye, perde, nevresim, çarşaf, pijama evlerimizde eskiye, yırtılan, kullanmadığımız ne varsa kesip ip haline getirerek yeniden değerlendiriyoruz" ifadelerini kullandı.

Anadolu Motifleri

Uzuner, kursiyerlerin ilgisinden, azminden memnun olduğunu vurgulayarak, şöyle devam etti: "Her kursiyerimiz isteğine bağlı kilim, paspas, yolluk, koltuk örtüsü gibi ürünler dokuyor. Atıklardan kilimler üretiyoruz ve yeniden kullanıma sunuyoruz. Anadolu motiflerini kilimlerimize dokuyoruz. Hem kültürümüzü yaşatıyoruz hem de atık ürünleri değerlendiriyoruz."

İsraf Olmasından Rahatsızdım

Kursiyerlerden Hüner Erdoğan da kilim dokumaya çocukluğundan beri ilgi duyduğunu söyledi. Çocukluğunda babaannesiyle kilim dokuduğunu belirten Erdoğan, "Babaannem o dönemde ip ve kumaş bulmakta çok zorlanırdı. Şimdi evlerimizde bir sürü kumaş, kıyafet, ip var. Bunları çöpe atan arkadaşlarımız var. Ben israf olmasından dolayı rahatsız oluyordum. Böyle bir kurs olunca da gelmek istedim" dedi.

Arkadaşlarıma Hediye Ediyorum

Erdoğan, kilim dokumanın zevkli olduğuna dikkati çekerek, şunları kaydetti: "Büyük bir zevkle örüyorum. Hiçbir kumaş parçasını çöpe atmıyorum. Kullanmadığım perdeler vardı, onları da keserek kilim dokudum. Penyelerimiz, şallarımız vardı, onlarla iplik yaptık. Evimizin, odamızın büyüklüğüne göre 3, 4, 6 metrekare kilim yapabiliyoruz. Yaptıklarımı arkadaşlarıma hediye ediyorum, kendim kullanıyorum, bazen de sipariş alıp satıyorum."

Burada Sosyalleşiyoruz

Havva Şentürk de kursa katıldığı için memnun olduğunu dile getirerek, "Kadınlara şunu söylemek istiyorum; evde boş oturmasınlar, gelsinler burada evdeki atıkları değerlendirsinler. Burada sosyalleşiyoruz, arkadaş ortamımız oluyor. Kilimleri zevkle örüyorum. Yaptığım kilimleri kendi evimde serdim, kullanıyorum. Çok da güzel oldu. Hazır, yeni ipten değil, atık ürünlerden kilim dokumayı daha çok seviyorum" diye konuştu.

Emine Öztürk ise arkadaş tavsiyesiyle geldiği kursta keyifli vakit geçirdiğini belirterek, "Bir ürün çıkarttığım, kilimi tezgahtan indirdiğim zaman ayrı bir keyif alıyorum" dedi.

Kaynak: AA