Döviz kurunun hızlı tırmanışı ile birçok gıda ürünü ve günlük yaşamı ilgilendiren malzemelere peş peşe zamlar gelmeye başlamıştı. Öyle bir durum hal almıştı ki marketlerde etiket değiştirmek için bir eleman ihtiyacı bile oluşmuş, ‘etiket değiştirici eleman’ alınmaya başlanmıştı. Hatta ve hatta daha markette alışveriş yaparken bile aldığımız ürünün gözümüzün önünde zamlandığına şahit oluyor, kasadan zamlı fiyat ile alıyorduk. O günden bugüne ne değişti derseniz kocaman bir hiç.
Tırmanışa geçen dövize müdahale edileli bir aya yakın bir süre oldu. Tüm denetim ve uyarılara rağmen ise fiyatlarda ciddi anlamda bir düşüş yaşanmadı. Kepçe ile yapılan zamlar kaşıkla geri alınmaya başlandı o kadar. İnsanların alım gücü ciddi anlamda daralmışken bir de nice hilelikle uğraşır oldular. Böyle zamanlarda bin bir türlü fırsatçı ile karşılaşılır. Şimdilerde de rafta farklı kasada farklı etiket ile karşılaşanların sayısı epeyce fazla. Raftaki etiket fiyatı 10 kuruş olan x ürün bir bakıyorsunuz kasada 15 kuruşa geçmiş. Çoklu alışverişlerde fark etmek zor. Fakat tekli alışverişlerde fark edip itiraz ettiğinizde ise bin bir türlü bahane ile karşılaşıyorsunuz. Mesela bu bahanelerden bir tanesi ‘etiket güncellenmemiş olabilir’. O yüzden alışveriş yaparken gözleri dört açmak gerekiyor.
Alışverişte gözleri dört açmamız gerektiğini sizlere yaklaşık bir sene önceki yazımda da belirtmiştim. Hatırlarsanız 8 Mart 2021 tarihli ‘Gramaj Hileleri,’ başlıklı yazımda da yediğimiz içtiğimiz her üründe yapılan hilelerden söz etmiş, üretim aşamasındaki sağlık koşullarına dikkat etmemiz yetmezmiş gibi bir de gramaj hilelerine dikkat etmemiz gerektiğini belirtmiştim. O günkü yazımda; “… Şimdi bir de reyon etiketinde farklı, ürünün ambalaj etiketinde farklı, kasa fişinde farklı gramwaj hilelerini duyar olduk. Bir de işin aldığımız ürün üzerinde belirtilen kadar ağırlıkta mı? sorusu var. Yani şöyle ki bir bulaşık deterjanı almak istiyorsunuz. Marketin reyon etiketinde 675 gram olduğu yazıyor ama ürünün ambalaj etiketinde 650 gram yazıyor. Buna dikkat etmediniz diyelim ve itirazda bulunmadınız. Alışveriş sonrası elinize aldığınız kasa fişinde aldığınız ürünün 680 gram olarak geçtiğini görüyorsunuz. Bu da birbirinden farklı üç fiyat demek. Peki hangimiz eve geldiğimizde aldığımız ürünleri tartıyoruz ya da içinin tam dolu olduğuna dikkat ediyoruz ki. Kim bilir belki de ürün bambaşka bir gramda. Yani eskinin çarşıdan aldım bir tane eve geldim bin tanesi şimdilerin çarşıdan aldım bin tane eve geldim bir tanesine dönüşüvermiş. Bu gramajlamada öyle hileler yapılır olmuş ki alışveriş yaparken gözümüzü dört açmamız şart. …” demiştim. O günden bugüne gramaj hilelerine ek olarak bir de etiket bilmecesi eklendi. Etiket değiştirmeye yetişemeyince reyonda farklı kasada farklı fiyatlar ile karşılaşır olduk. Anlayacağınız kafalar da karıştı etiketler de.
Her ne kadar marketler bin bir türlü fırsatçılık peşine düşseler de denetimler de bir o kadar sıkı yapılıyor. ‘Etiket güncellenmemiş’ bahanesine sığınanlar için ise yasa çok açık. Yasa“raf fiyatıyla kasa fiyatı arasındaki farkın tüketici lehine uygulanması”nı belirtiyor. Yani kanunen rafta yazılı fiyat geçerli sayılıyor ve alışverişinizi ona göre yapma hakkınız doğuyor. İşte bu hakka sahip olabilmek içinde yine gözünüzü dört açmanız gerekiyor.