İRFAN BAŞÇUHADAR
TÜBİTAK tarafından düzenlenen “Covid-19 ve Toplum: Salgının Sosyal, Beşeri ve Ekonomik Etkileri, Sorunlar ve Çözümler” çalıştayı, 22-23 Şubat tarihleri arasında gerçekleştirildi. Fiziki ve çevrim içi olarak gerçekleştirilen çalıştayda salgının mevcut ve gelecekteki etkileri sosyal ve beşeri bilimler açısından değerlendirildi.
Çalıştay kapsamında tüm dünyayı etkileyen koronavirüs salgının aile, ekonomi, psikoloji, kentsel yaşam, kültür ve sanat üzerindeki etkileri ele alındı.
Fiziki ve çevrim içi olarak eş zamanlı takip edilebilen çalıştayın “Pandemi ve Sosyoloji – Psikoloji Oturumu”nda konuşan Orta Doğu Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sibel Kazak Berument, akademik ekiple birlikte hazırladıkları “COVID-19’un Çocuk ve Ergenlerin Bilişsel ve Psikososyal Gelişimi ile Akademik Hayatına Etkileri” başlıklı projenin sonuçlarını paylaştı.
Salgın sonrası annelerin kaygı, depresyon ve stresi arttı
Prof. Dr. Sibel Kazak Berument, yaptıkları çalışma sonucunda Covid-19 salgınının ebeveyn, çocuk ve ergenlerde yol açtığı sonuçlara dair bulgulara değindi.
Berument, yapılan araştırma sonucunda salgın döneminde annelerin kaygı, depresyon ve stresinin arttığına dair tespitlerin yapıldığını söyledi.
“Covid-19 salgını sonrası annelerin duygu düzenleme becerileri ve kullandıkları stratejiler bakımından zor bir süreç geçtiklerini tespit ettik” diyen Berument, “Ebeveyn davranışlarına bakıldığında hem annelerin hem de babaların çocuklarından akademik beklentilerini azatlıklarını gözlemledik” dedi.
Covid-19 salgını sonrası çocukların akademik ilgilerinde azalma oldu
Berument, salgınla birlikte çocukların akademik ilgilerinde değişiklikler yaşandığını ifade ederek, “Yaptığımız araştırma çerçevesinde özellikle ilkokul ve ortaokul öğrencilerinin akademik ilgilerinde bir azalma olduğunu gözlemledik. Yine ilkokul öğrencilerinin okula ve öğretmenlerine bağlanma davranışında azalma olduğunu tespit ettik” diye konuştu.
Çocukların “paylaşma” davranışlarında artış gözlemledik
Berument, Covid-19 salgını sonrası çocuklarda ortaya çıkan davranış değişikliklerine
dair bulguları şu sözlerle dile getirdi: “Salgın sonrası, çocuklarda saldırganlık, kurallara karşı gelme gibi davranışlarda artış yaşandığını fark ettik. Tabii yaptığımız araştırmada salgının çocuklarda olumlu sosyal davranışlara da neden olduğunu gözlemledik. Bu süreçte çocukların paylaşma davranışlarında artış olduğunu gördük. Bu olumlu davranışın ortaya çıkma nedeninin de, ev ortamında kaldıkları süreçte kısıtlı kaynakları paylaşmalarından kaynaklandığını düşünmekteyiz.”
Uzaktan eğitim sürecinde yaşanan zorluklar artıkça depresyon ve kaygı da arttı
Yaptıkları çalışma kapsamında çocukların uzaktan eğitimde yaşadıkları zorlukların da tespit edildiğine değinen Berument, “Çocukların uzaktan eğitim sürecinde yaşadığı zorluklar; evde bilgisayarın olup olmaması, ev ortamının sessiz olup olmaması gibi faktörlerden kaynaklanıyor. Uzaktan eğitim sürecinde yaşanan güçlükler artıkça akademik ilgide azalma, duygu düzenleme sorunları, siber zorbalık, takıntılı internet kullanımı, saldırganlık, kurallara karşı gelme, depresyon, kaygı, kardeş çatışması gibi durumların arttığı bulgular arasına girdi” dedi.
Annenin, Covid-19 tanısı almasının çocuklar üzerinde olumsuz etkisinin olduğuna değinen Berument, “Annenin Covid-19 tanısı alması durumunda çocuğun, okula bağlanmasında artış yaşandığı, saldırganlık ve kurallara karşı gelme gibi davranışlarında azalma olduğu görüldü” ifadelerine yer verdi.
Öğrencilerin akademik ilgilerini artırmaya yönelik destek programları geliştirilmeli
Berument, “COVID-19’un Çocuk ve Ergenlerin Bilişsel ve Psikososyal Gelişimi ile Akademik Hayatına Etkileri” başlıklı araştırma sonrası ortaya çıkan en önemli bulgulara değinerek, şöyle konuştu: “Uzaktan eğitimde yaşanan güçlüklerin çocuklar ve ergenler üzerinde olumsuz etkilerinin olduğu ve annelerin de bu süreçte psikolojik sağlıklarının olumsuz bir şekilde etkilendiği ortaya çıktı.
Bu noktada bizlerin ortaya koyduğu öneriler ise, uzaktan eğitime erişim sağlama noktasında ailelere verilen desteğin artırılması, ilkokul ve ortaokul öğrencileri motivasyonlarını yitirdiği için onların akademik ilgi ve öğrenme motivasyonlarını artırmaya yönelik destek programlarının geliştirilmesi, okulların kademeli açılışında ilkokul ve ortaokul öğrencilerine öncelik verilmesi yönünde olur. Bunun yanında annelerin de stres, kaygı ve depresyonla baş edebilmeleri için destek programları oluşturulmalıdır.”
Salgın sonrası gençlerde karamsarlığın ağır bastığı tespit edildi
Düzenlenen çalıştay kapsamında sunum yapan Ankara Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nilay Kaya ise, hazırladıkları “Gençlerin COVID-19 Salgını ile Başetme Stratejilerinin Farklı Dinamikleri” başlıklı projenin sonuçlarına değindi.
“Yaptığımız çalışma sonucunda gençlerin uzaktan eğitimden memnun olmadıklarını gördük” diyen Prof. Dr. Kaya, “Araştırma sonuçlarına göre, Covid-19 sonrasında üniversitelerin kapanmasıyla ailelerinin yanına dönen ve aile ile birlikte yaşamaya başlayan gençlerin olumsuzluklar yaşadığını tespit ettik. Gençler arasında kısıtlı bir sosyal yaşam ortaya çıktı ve sanal ilişkilerin önemi yetersiz kaldı. Gençlerin tüketim alışkanlıkları değişti.
Gençlerde işsizlik kendini gösterdi ve iş bulma ümidinde azalma ortaya çıktı. Gençlerin çoğunda ekonomik gelirin azaldığı ve buna bağlı olarak aileye ekonomik bağımlılığın arttığı gözlemlendi. Gençlerde salgın sonrasında karamsarlığın ağır bastığı tespit edildi” dedi.